15 Mart 2010 Pazartesi

-meli,-malı...ÖĞÜT...


(İyiki Doğdunuz iyi ki varsınız....Varlığınızla Onurlandırnız, Farkında mısınız?

Hoşgeldin Kayra Sofya; Nice yaşlara İpek...)


Yeniden doğabilmeli insan her sene; kilometresini sıfırlayan her yeni yıl gibi, yenilenmeli ve sıfırdan başlayabilmeli herşeye... isyan ettiğinde yaşadıklarına ve yenik düşmek istediğinde o güne; OYUNun henüz bitmediğini hatırlayabilmeli, 2. perdeyi beklemeli.... düşmekten korkmamalı insan, hala daha nefes alabiliyorken, pes etmeyi unutmalı; harcamamalı kaderini, ayağa kalkmayı bilmeli....


Hayat masalında kendi yolunu küçük bir çocuğun düşlerinden çıkarabilmeli insan ve en nihayetinde kendi sesinden dinlemeli hikayesini; yıllanmış, lakin yaşlanmamış; olgunlaşmış ama eskimemiş olabilmeli... İçindeki saflığını yüreğinin kuytu köşelerinde saklamak yerine, tüm ışıltısıyla karanlıkları aydınlatmalı, sert kabuğunun altına saklamamalı insan kendini, kendi FARKını yaratmalı.....


Gücünü kendini tüketerek kazanmamalı insan, onu kendi içinde aramalı... Kudretine kapıldığı para, pul, aşk olmamalı; İnsan, KENDİ gücünü ‘İÇİNDE’ yaratmalı.... Kuzeyden gelen soğuk rüzgarların içinde kendi meltemini yaratabilmeli insan ve yeri geldiğinde kucaklamayı bilmeli kasırgaları; sessizliğine gömüldüğü şehirlerin içindeyse kendi fırtınalarını yaratmalı, herşeyi göze alacak kudreti yine kendinde bulmalı...


Kim ona gölge etmiş sorgulamalı insan, kimin karanlığına mum olmuş bir bakmalı; kimlerin yelkenlisine yön vermiş estiği rüzgarlarla, yarattığı dalgalar kimlere ulaşmış; artık anlamalı....Kendini işte böyle tanımalı.....


İşte o zaman SEN ufaklık yıllanmış, ancak yaşlanmamış, olgunlaşmış ama eskimemiş olacaksın.. Ve işte o zaman sen ufaklık, her gün yeniden DOĞACAKSIN.....

Hiç yorum yok: